18 Ocak 2011 Salı

Kaderde un helvasi yapmak da varmis

Selam dunyali, korkma ben dostum!

Evet, sacma sapan girislerime bir yenisini daha ekledim! Fotograf makinamizin pili yok, ne aci di mi? su sarj edilebilir olanlarindan alicam haaala! Telefonumun da kamerasini cizmisim igrenc gosteriyor. Simdi bi un helvasi yaptim da, ne kadar yediysem resmen basim zonkluyor! Kendi ozel mamulumun resmini koyamayacagim resim cekemedigim icin ama gecen Cumartesi aksami icra ettigimiz “yemek gecesi” etkinligindeki un helvasinin resmini koyuyorum. Tabi bunu yapan abla cok becerikli, hatta kulturumuzu tanitmak uzere kameralar karsisinda yemek yapmisligi dahi var! zaten tarif de ondan (biraz oynadim). Tarifi isteyince, “dur ben yapar gonderirim” demedi, “tarif zor bakalim yapabilecek misin:)” dedi ( yaaa, tum gercekleri butun ciplakligiyla serdim ortaya) .

Malzemelerimiz kasikla bardakla! Ama dur, yag haric! Bir cubuk tereyagini (113 grammis) Teflon tencerede eritiyoruz, uzerine 1 su bardagi unu ekliyoruz. Un az oldugu icin topaklanamiyor, biraz karisitirinca 2 tepeleme dolu yemek kasigi un daha ekliyoruz. Karistirmaya devam ediyoruz. Yan ocakta da 1.25 bardak sutle 1 bardak sekeri karisitirip isitiyoruz, kaynatmiyoruz. Sonra karistir karistir nereye kadar, bunlar niye daha pembelesmedi, diye sıkıla sıkıla isyan bayraklarini cekmeye hazirlaniyoruz, tam sabir tukenmeye baslamisken kavrulma kokusu geliyor burnumuza, heyecan yapiyoruz. Tarifi veren abla "sekerli sutu una yavas yavas dok, hizli hizli karistir" demisti ama iki elimi ayri frekanslarda hareket ettiremiyorum ben, ya yavas karistiyor yavas ekliyorum, ya da hizli karistirip hizli ekliyorum. Boyle bi cebelleserek kavrulan una sekerli sutu ekliyorum. Ama zaten bilegim karistirmaktan yorulmus, hem ben zaten gucsuzum, zaten olcuyu azaltip yapmisim, butun helva tahta kasiga yapisik vaziyette kaliyor, karisitiralmiyor, gicik oluyorum… taaa ki tadina bakincaya kadar! Sonrasinda kendimle gurur duyuyorum. Badem’in “sekerli un bu” sozlerini duyar gibi oluyorum, baklavanin neyden yapildigini saniyor merak ediyorum.

Sonra Ali geliyor aklima, ben 6 yasindayim o 9, karsi apartmanda oturuyor, bos arsada abimler falan her zaman beraber oynuyoruz. Burak apartmanindayiz.. bir gun kapi caliyor. Ali trafik kazasinda ölmüs, helva dagitiyorlarmis. Lavas gibi bi sey de var yaninda. Ali’nin öldügünü anliyorum ama bir daha oynayamayacagimizi anlamiyorum cunku ölmek ne demek bilmiyorum. Bir yaz gunu… annemi hatirliyorum, oturup kaliyor. Ben un helvasini yiyorum, tadi damagimda kaliyor…

5 yorum:

C.S dedi ki...

Aaa bende maşaallah BTS kendini aşmış diyecektim ki resim sana ait değilmiş :)))

Olsun sende yapsan en az bu kadar güzel olurdu eminim.Arkandayım,sana güveniyorum!:)

Yazının sonunda biraz hüzünlensemde,
Yine beni güldürmeyi başardın:)
Seni seviyorum şeker kız...

bininci tekil şahıs dedi ki...

aa resim bana ait degil ama benimki hakkaten daha guzel oldu cunku ben disini cevize bulayip yiyorum:)

mintinin dünyası dedi ki...

resmi görünce bi ara şaşırdım.benim bts aşmış kendini diye.ama geçti şaşkınlığım haliyle yazıyı okuyunca:))
senden de görürüz canımmmm.üzülme.
hayırlı cumalar sevgili arkadaşıma...

C.S dedi ki...

"Dualar yolladım sana
Sıcağı vurdu mu avuçlarına?
Fetihler yolladık taa yürekten
Bir benden,bir sevdiceğimden..."

bininci tekil şahıs dedi ki...

@mintininmutfagi:iki gunde un helvasi ustasi oldum zaten:) her gelene hemen yapiyorum, kendimle gurur duyuyorum:))

@C.S: ARO:)) kalbimizde huzur olarak sicagini hissettik:))