4 Temmuz 2011 Pazartesi

"Ey sefkati gazabinin onunde bulunan Rabbim"

"Gokyuzu yarildi da icinde barindirdigi denizleri asagi bosaltti" tandansinda yagan yagmur mu icimi boyle daraltti? Ama oyle olsa, yagmur dinip de ortami kus civiltilari alinca benim de gonlumu huzur almali degil miydi?

Batmak uzere olan gunes mi beni bu hale koydu yoksa? Bir gunu daha yapilmasi gerekenleri yapmadan orda burda tukettigim gercegini gozume mi sokuyor gunun bu vakitleri? Ya da bugun dinleyip de insanlarin suuraltlariyla dirileceklerini hatirlamam sonrasi duydugum endise mi kalbimi daraltan? Kalbimle aklim neden cogu kez izdivac halinde degil benim? ya da irademle aklim niye dort nala farkli yonlere yol almakta? Ya da hala neden dinmeyen yaralarim var benim? Ve ben bile bile niye o yaralara tuz ustune tuz basiyorum?

Allah bana sonsuz nimetler verdigi halde ben neden sukrunu eda edemiyorum? Beni bir dertle imtihan edince de neden sabirli olamiyorum? Surekli hatalar icinde bocaladigimi gordugu halde beni helak etmeyisi niye aklimi basima getirmiyor? O'nun tarafindan sevilmeyi bu kadar istedigim halde niye gonlumu tastamam veremiyorum? Bana verdigi firsatlari kesiverir diye korktugum halde niye o firsatlari hic ama hic degerlendirmiyorum? Ne benim derdim? Ne yapmaya calisiyorum? Ne istiyorum, nasil yasiyorum?