Kutuphaneden aldigim bir kitabi yine hangi akla hizmet bilinmez evde yere acik bir sekilde koymustum, masada da aşırı köpüklü buyuk fincanda turk kahvem. Senaryo malum: kahve ufak bir kuvvetle kitabin ustunde! Telveler falan birinci kalite kuşe kağıdından yapilmis kitabin ustunde fal bakmak isteyenlere acik davetiye sekline burunmus. (vicdandan gelen aciklama: "De ki: 'Göklerde ve yerde olan gaybı, Allah'tan başka bilen yoktur" - Neml suresi , 65. ayet ) Ben manzaraya oylece bakarken, Habil yanim “bu kitabi kutuphaneden aldin, simdi yenisini alip vermen gerek” diyor, Kabil yanim da “sadece 2 sayfa lekelendi, yazilari acikca okunuyor hala, 120 dolar o kitap” diyor. Neyse, zaten bir hafta gecmeden kitap kayboluyor! En son ofiste goruyorum, ofise kimse girmiyor aslinda, herkese soruyorum ama kitap yok! Sonra tabi 120 dolar verip kitabi aliyorum, ve kutuphaneye teslim ediyorum! Kahve dokmeyle basladim,bir simulasyon (yaziyla: simulasyon, evet alti ustu simulasyon kitabi yaa) kitabina 120 dolar vermemle bitirdim. Yine alakasiz bitirdim ya neyse, zaten dedim ya ani bu, heralde sonuc olarak dunyayi kurtarmis olmam beklenmiyordu!
Ikinci anim da ben lise 2’de tam bir “kendini dunyanin merkezi zanneden” ergenken yasaniyor. Sevgili babacigim bana kaban almis, hatta kizini kiramayip tum magazalari dolasmis. Sonraki pazartesi okula o kabanla gidiyorum, tenefuste de okul soguk oldugu icin uzerimden cikarmiyorum (yoksa hava mi atmakti niyetim hakkaten hatirlamiyorum). Sonra, hangi akla hizmet bilinmez 10 dakikalik tenefuste kimya labina gidiyoruz (sanirim kapiyi acik gorunce dayanamiyoruz). Lise 1’ler proje yapmis onlara bakiyoruz. Akillinin biri masaya asit dokmus, ve temizlememis, ben de o masaya kollarimi koyuyorum ve projelere oyle bakiyorum. Okul bitiyor, yurda gidiyoruz, kabanin kollari pembelesmis, kimya labinda bi seyler oldugunu anliyorum ama o kadar, cok da onemsemiyorum. Neyse, sabah olunca bir bakiyorum!! Kollari tamaaaamen delinmis, yani kol kalmamis desem daha dogru olur! Hatta elimi cebime soktugum icin kabanin yanlari falan hicbir sey kalmamis geriye!! Iste o zaman uzuluyorum, hatta bunun asit oldugunu ve hemen o zaman yikasaydim yikimin boyle buyuk o

Ve sonuc: BTS, kitaplari haaalaa yere koyar, masaya da kahvedir caydir, tehlike arz edebilecek bilumum maddeleri koyar. BTS, bir yerde “yaklasmayin, tehlikeli madde” uyarisi gorse, herkese “yaklasmayin” diye nasihatta bulunur ama kendisi “yaklassam nolur acaba, tehlikeli ama ne kadar tehlikeli” diye meraktan catlar! Yok yani bir gun henuz katilasmamis betona basicam, sonra cikaramicam ayagimi, derken beton katilasacak, oooyle kalicam, ibretlik!!